3 Temmuz 2006

KremALİ Nazik

"çatlak patlak, yusyuvarlak, kremALİ börek, sütlü çörek, çek dostum çek, arabanı burdan çek!"

Son kısmını ben farklı hatırlıyordum ama bu son halini can'ım çocukevinden (kendi deyimi) öğrenmiş. Hafta sonu anaane, dede, dayı, anne, baba, can hepberaber mangal sofrasında "çatlak patlak" oynadık. Sofrada herkes ellerini birbirinin üzerine koymuş can'ın komutlarını bekliyordu. "kremalı" kelimesi can'a zor gelmiş olacak ki yada sadece bilmediğinden tüm oyunu "kremali" şeklinde oynadık. Bu arada Ali dayımız olur. Kendisini hafta sonu doğum günü vardı. Hepberaber kutlayalım diye yazlığa gittik ama kutlama tüm Marmara ve Ege bölgesini saran karanlığa kurban gitti. Ayda yılda can'ı bırakıp bi akşam dışarı çıkacaktık; kader tüm çevrenin elektriğini keserek güzel yüzünü bize gösterdi.

"Ali" temalı hafta sonumuza bir tat olarak deniz otobüsünde (hızlı feribot da olabilir. Ama arabalar açıkta duruyor) dergide tarifini okuduğum "Ali Nazik"i de katalım dedik. Cumartesi akşamı karanlığa gömülenler arasında patlıcanlar da vardı. Haliyle bizim közleme işi pazara kaldı. İstediğim her tuhaf şeyde sonuna kadar destek veren ve eşime kulis yapan kayınvalidem sayesinde patlıcanlar közlendi; üstlerine çizik atıldı ve içleri kaşık ile alınarak limonlu suya kondu (Kararmasın diye). Sarımsaklar ayıklandı ve yoğurtla karıştırıldı. İsot ve biraz domatesle kıymalar kavruldu. Arada ufak bi trafik kazasına müdahale edildi. Tampon incelendi. Rapor tutturuldu. Bu sefer Ali'nin gerçekten hiç suçu yoktu. Konunun yemek tarifiyle alakası da yoktu. Eve dönüldü ve kıyma kavrulmaya devam edildi. Yoğurt ve patlıcanlar iyice ezildi ve karıştırıldı. Üzerine kavrulmuş kıyma ile servis yapıldı. Aceleyle yenildi. Biraz tuzsuz olmuştu. Ali, Tolga ve benim dışımda kimse yemedi. Şimdi yazarken farkına varıyorum. Benim ahçılığıma güven sonsuz.

Bir de ağaçtan kayısı toplayıp yedik. Onu da bir sonraki yazıda anlatacağım.

5 yorum:

Zafer Karkac dedi ki...

yazılar gelmeye başladı sonunda. Devamını heyecanla bekliyoruz. patlıcanlardan payımıza düşenler fuara kurban gitti artık bi daha ki sefere.

ibeking dedi ki...

heyyt bea enişteaaa...yaz sen yaz biz okuruz...

Shemsa dedi ki...

flaş flaş flaş.... işte beklenen yazı.... KremALİ demek. yerim ben onu.. özledim zaten.

sen de niye korkuyodun ki yav mis gibi yazmışın işte..

süper süper devamını bekliyoruz efendim.

ne kazası oldu yav? hiç kimse bize bahsetmedi?

ustertuna dedi ki...

Teşekkür ederiz efendim. Bu sefer devamı gelecek. Hatta tedbirli insan olarak biraz da yedekli çalışıyorum. Aklıma bişii gelmeyen günner için de yedek yazılar hazırladım.

zafercim istediğin kremALİ nazik olsun; ben sana hemen yaparım, sen ne zaman gelicen onu sööle.

ibeking; valla seni ilgi ile takip ediyorum. feyz aldım da denebilir. Sana da keyifle okutabilirsek süper olur.

shemsa, oldu bayaa görüsmeyeli. biz de özledik. can çağırmasa yada canı özlemeseniz geleceğiniz yok zaten.:)

herşeyin kontrol altında olması isteğim ve izleyende bıraktığı etkiyi çok önemsediğim için genelde kasıyorum bööle işleri. psikoloğum bu sayede aşabileceğimi sööledi.

kazaya gelince; bişii yok. Ali kırmızıda dururken arkadan gelip çarpmışlar. Gidip baktık. Tampon yerinde duruyo ama değişmesi lazım. Adam "parasını vermem" dedi. biz de polis çaardık; sigorta için. O kadar.

Adsız dedi ki...

ülen tam körler sağırlar birbirini ağırlar olmuşuz. shemsa ordan bir şey söyler, ibeking gaz verir, zotitop heyecanlanır. ehh artık bir an önce bizim çerçevenin dışındaki üçüncü şahıslardan da yorum bekliyoruz :) hayırlara vesile olsun diyorum...